Aile içi kayıkçı kavgaları


Balıkçı barınağına doğru yürüyen bir çift görürüz. Kadının ellerinde çantalar, erkek bir dıştan takma motoru kucağına almış yürüyor.
ŞEBNEM- Daha gelmedik mi Taci?
TACİ- Az kaldı Şebnemcim, barınağa girince en baştaki tekne bizimki, az kaldı.
Ş- Bu torbalarda ne var allahaşkına nefesim kesildi Taci.
T- Aşkıcım balığa çıkıcaz ya, akşama kadar acıkırız diye yiyecek içecek bişeyler aldım işte. Börek filan.. Seversin sen.
Ş- Kucağında taşıdığın şey de bayağı ağır galiba Taci?
T- Ha? Bu mu? Motoru diyorsun. Ya barınakta çalarlar filan diye cesaret edemiyorum, arabanın arkasında getirip götürüyorum işte.
Ş- Belli kıymetli bişey. O kadar sıkı sıkı sarıldığına göre…
T- Sıkı sıkı sarılmam kıymetinden değil be Şebocum, kırk kilo motor! Zor taşıyorum, çok ağır, ondan!
Ş- Bilemiyorum artık, bana bile o kadar sıkı sarılmadın da…
T- Şebnem ne alakası var, 40 kilo diyorum ya!
Ş- Ne var! Keramet 40 kilodaysa, ben 40 kilodan sadece bikaç kilo fazlayım, bi kere bile şuna sarıldığın gibi sarılmadın yane!
T- Eheh 40 kilodan bir 40 kilo kadar daha fazlasın gerçi de.. hehe
Ş- Taci! Sen bana 80 kilo olduğumu mu ima ettin az önce!


Yorumlar

Popüler Yayınlar